Prof. Dr. Yunus Yavuz - Obezite & Metabolik Cerrahi

Reflü (GERD) Nedir?

Tanı Yöntemleri ve Cerrahi Çözüm

Reflü; göğüs yanması, acı su, öksürük gibi şikâyetlerle yaşam kalitesini düşürür. Yazı; HD/NBI endoskopi, pHmetri–manometri ile kesin tanı ve Barrett riski ile birlikte uygun tedavi (yaşam tarzı, ilaç, cerrahi fundoplikasyon) seçeneklerini derliyor.

 

Gastroözofageal reflü hastalığı (GERD), mide içeriğinin yemek borusuna geri kaçmasıyla oluşan ve yaşam kalitesini ciddi şekilde düşürebilen kronik bir sindirim sistemi hastalığıdır. Göğüs yanması, boğaza acı su gelmesi, kronik öksürük gibi şikâyetlerle kendini gösterir. Hastaların çoğu uzun yıllar boyunca ilaç tedavisine mahkûm edilir. Ancak bir cerrah olarak ben, reflü hastalığında kalıcı çözüm için cerrahinin çok daha etkili ve uzun vadede güvenli bir yöntem olduğuna inanıyorum.

Reflü (Gastroözofageal Reflü) Nedir? Cerrahi Yaklaşımla Kalıcı Çözüm Mümkün mü?

Gastroözofageal Reflü Hastalığını Tanımı

Reflü, mide asidi ve bazen safranın, yemek borusuna kaçması sonucu oluşan bir durumdur. Yemek borusu bu asidik içeriğe dayanıklı olmadığından zamanla iltihap, ülser, daralma ve hatta kanserleşme riski ortaya çıkabilir. Her insanda ara ara reflü olabilir. Reflü şikayetlerini hastalık olarak adlandırabilmek için bu şikayetlerin sürekli olması, endoskopi, pHmetri ve manometri gibi tetkiklerle gösterilmesi, ilaç tedavisiyle düzelip, ilaçlar bırakılınca tekrar etmesi gerekir.

Gastroözofageal Reflü Hastalığını Tanımı

Reflü Teşhisi Nasıl Konulur?

Reflü tanısı sadece şikâyetlerle değil, bazı özel tetkiklerle doğrulanmalıdır:

  • Gastroskopi: Yemek borusunda hasar var mı? Mide fıtığı mevcut mu?
  • 24 saat pH metre: Asit kaçışlarının sayısı ve süresi
  • Manometri: Yemek borusunun kas yapısı ve alt kapak basıncı ölçülür

Doğru tedavi kararı için bu tetkikler kritik öneme sahiptir.

Endoskopi Nedir?

Endoskopi Nedir?

Vücudun doğal boşluklarına esnek ve ince bir kamerayla bakma işine endoskopi adı verilir. Endoskopi nereye uygulanıyorsa oranın adını alır. Yemek borusunun incelemesine “özofagoskopi”, mideninkine “gastroskopi” ve onikiparmak bağırsağının incelenmesine ise “duodenoskopi” denir.

Gastroskop ile vücudun doğal boşluklarına esnek ve ince bir kamerayla bakma işine endoskopi adı verilir.

Endoskopide Reflü ile İlgili Ne Görülür?

Reflünün sindirim sisteminde yarattığı hasarı görmenin en kesin yolu endoskopidir. Yemek borusuna kaçan asit hasar yarattıysa bunu görebiliriz.

Yemek Borusu Barrett Hastalığı

Yemek Borusu Barrett Hastalığı

Uzun süreli reflü hastalarında ortaya çıkan Barrett Hastalığını, ancak endoskopi sırasında aldığımız doku örnekleri ile ayırt edebiliriz. Mide fıtıklarını görmenin ve kanıtlamanın en doğru yolu da endoskopidir.

Endoskopinin Tarihi:

Endoskopinin Tarihi

Endoskop ile insanların içine bakma merakı Mısırlılara kadar gider. Modern anlamda endoskoplar 18. Yüzyılda ortaya çıktı. Endoskoplar bugünkü incecik halini almadan önce eğilmeyen ve kalın çelikten yapılara sahiptiler. İlk endoskopi bir kılıç yutucusunda gerçekleştirildi.

NASA uzay teknolojileri sayesinde, fiberoptiklerin gelişmesiyle endoskoplar inceldi ve esnek hale geldi.

NASA uzay teknolojileri sayesinde, fiberoptiklerin gelişmesiyle endoskoplar inceldi ve esnek hale geldi. Kliniğimizde kullanılan endoskoplar 5-7 mm inceliğindedir.

Endoskopi İşlemi Hissedilir mi?

Hastaların en büyük korkusu, endoskopi sırasında yapılanları hissedeceklerini düşünmeleridir. İşleme başlamadan önce hastanın önce boğazı uyuşturulur, daha sonra verilen ilaçlarla hasta uyutulur. Hasta uyumasına ragmen bu anestezi değildir. İşlem sırasında olanları duymayan hasta işlemi de hatırlamaz.

Endoskopi Şart mıdır?

Endoskopi sırasında elde edilen bilgiler başka hiçbir yöntemle elde edilemez. Endoskopinin olmadığı dönemlerde hastalara röntgen filmleri çekilirdi, fakat bu yöntem sindirim sistemi hastalıklarının tanısını koymada yetersizdir. Endoskopide elde edilen görüntüler sizing hastalığınızın kanıtını oluşturacağı için yanlış tedavilerin de önüne geçilir.

Endoskopinin Tarihi

Yüksek Çözünürlük ve NBI?Yüksek Çözünürlük ve NBI?Yüksek Çözünürlük ve NBI?Yüksek Çözünürlük ve NBI?

Yüksek çözünürlük (HD) en yeni kuşak cihazlarda mevcuttur. Dokuları daha iyi görmeyi ve ayrıntıları yakalamayı sağlar. Narrow Band Imaging (NBI) ise normal ışık dalga boylarını değiştirerek görüntü elde etmeyi sağlar; NBI ile daha derinlemesine görüntü elde edilir.

Reflü Yemek Borusu Kanseri Yapar mı?

Barrett Hastalığı

Barrett Hastalığı

Barrett Hastalığı Nedir? Ne Kadar Ciddi Bir Sorundur?

Barrett özofagus, yemek borusunun alt ucundaki normal skuamöz epitelyumun, uzun süreli reflü nedeniyle bağırsak tipi kolumnar epitele dönüşmesi durumudur. Bu durum, metaplazi olarak tanımlanır ve bazı hastalarda displazi ya da yemek borusu adenokarsinomu riskini artırabilir.

Barrett Hastalığı Ne Sıklıkta Görülür?

Barrett özofagus, gastroözofageal reflü hastalığı (GERD) olan bireylerin yaklaşık %10–15'inde görülmektedir. Genel toplumda Barrett hastalığı görülme sıklığı %1–2 civarındadır ancak bu oran yaş, cinsiyet (erkeklerde daha fazla), obezite ve kronik reflü sürecine bağlı olarak artmaktadır.

Barrett Hastalığı ve Yemek Borusu Kanseri Riski

Barrett hastalığı, yemek borusu alt ucundaki dokunun, mide içeriği ile uzun süreli temasa maruz kalması sonucu değişime uğramasıdır. Bu değişim zamanla displazi gelişmesine ve daha ileri düzeyde adenokarsinom (yemek borusu kanseri) oluşmasına neden olabilir. Barrett hastalığının adenokarsinom gelişme riski, displazinin düzeyine göre değişir:

  • Non-displastik Barrett: %0.1–0.3/yıl
  • Düşük dereceli displazi: %0.5–1/yıl
  • Yüksek dereceli displazi: %5–10/yıl

Bu nedenle Barrett hastalarının düzenli endoskopik takip altında olması büyük önem taşır.

Displazi Gelişiminde Yalnızca Mide Asidi mi Sorumlu?

Hayır. Son yıllarda yapılan bilimsel çalışmalar, Barrett hastalığının oluşumunda ve displaziye ilerlemesinde sadece asit reflünün değil, aynı zamanda safra tuzlarının (biliyer reflü) ve asidik olmayan (non-acid) reflünün de etkili olduğunu ortaya koymuştur. Safra, mideden yukarı yemek borusuna kaçtığında epitelyal hasar oluşturarak inflamasyonu artırabilir ve bu da displazi riskini yükseltir. Bu nedenle sadece mide asidinin baskılanması (PPİ tedavisi) yeterli olmayabilir. Bazen cerrahi ya da endoskopik yaklaşımlar da gerekebilir.

Barrett hastalığı, kronik reflünün potansiyel olarak ciddi bir sonucudur. Her Barrett hastasında kanser gelişmez; ancak düzenli takip, displazi saptanması ve gerekli müdahalelerin zamanında yapılması hayat kurtarıcı olabilir. Asit reflünün yanı sıra safra ve non-acid reflü̇n de etkili olduğu unutulmamalıdır. Düzenli kontrol altında olan Barrett hastalarında erken tanı ile etkin tedavi mümkün olabilir.


Genel Cerrahi Uzmanı
Obezite ve Metabolik Cerrahi
Reflü Tanı ve Tedavisi

AMERİKAN HASTANESİ
Güzelbahçe Sok, No:20, 34365 Nişantaşı İstanbul, Türkiye
— Anlaşmalı Kurumlar Listesi

KOÇ ÜNİVERSİTESİ HASTANESİ
Maltepe Mahallesi, Davutpaşa Caddesi, No:4 Topkapı, 34010 İstanbul, Türkiye
Anlaşmalı Kurumlar Listesi

Please publish modules in offcanvas position.